2.AZİZİYE
Aziziye, eski adıyla Ilıca İlçesi Erzurum’un batısında bulunan ve yaklaşık 300 bin kilometre alanı ile Erzurum’un en büyük ilçelerinden birisidir. İlçemiz, 5747 sayılı “Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçerisinde İlçe Kurulması” kanunu ile birlikte Dadaşkent ile birleşerek “AZİZİYE” ismini almış ve Erzurum’un üç merkez ilçesinden biri olmuştur.İlçemiz tabii ve doğal güzelliklerinin yanında barındırdığı termal potansiyel ile de şehrimiz adına lokomotif görevi üstlenmiştir. Kaplıcalarıyla meşhur olan ilçemizde Aziziye Belediyesi tarafından işletilen termal ve turistik otel tesisleri bulunmaktadır. Aziziye’nin içinden geçen Pulur Çayı ise yapılacak düzenleme ile mesire alanı olarak ilçe ekonomisine kazandırılabileceği gibi, Erzurum ve bölge için de doğa turizmi anlamında önemli bir merkez hüviyetindedir. Kış turizminde dünya çapında Palandöken Kış Turizm Merkezi ile markalaşan Erzurum, Termal Turizm’de de Aziziye ile bir kalkınma hamlesi başlatmıştır. Aziziye sahip olduğu termal potansiyel ile Türkiye’nin sayılı termal turizm merkezleri arasında yerini almıştır. Aziziye Termal suları 3535,8mg/lt. toplam mineralizasyona sahip florürlü (4mg/lt.) sodyum, bikarbonatlı, kaynak çıkış ısısı 39,4 °C olan termamineral özelliğine sahiptir. İlçenin en büyük kalkınma potansiyeli olan jeotermal kaynakların ilçe ve il ekonomisine kazandırılması noktasında çalışmalar sürmektedir.İlçenin toplam nüfusu 52 bin 403 olmakla birlikte belediye mücavir alan nüfusu 40 bin 350’dir.
TARİHİ
Aziziye (Ilıca) İlçesinin ilk yerleşme yeri, Karasu ile Pulur Çayı arasındaki verimli bölgedir. Bu bölgenin sınırları içinde yer alan Karaz (Kahramanlar Köyü)da yapılan kazılar ve arkeolojik araştırmalar buradaki hayatın Milattan Önce 4000 yıllara kadar uzandığını göstermektedir. Aziziye (Ilıca) sırayla; Huriler, Hayaşa, Azzi Kralığı, Urartular (M.Ö. 900-600), İskitler, Medler ve Perslerin istilasına uğramıştır. M.Ö. 65 yıllarında Romalıların hakimiyetine geçmiştir. M.S. 1040 ile 1063 yıllarında Büyük Selçuklu Devleti Komutanlarından İbrahim Yınal ile Kutalmış, Erzurumu ele geçirmek için Ilıcada ordugah kurmuşlardır. Malazgirt Zaferinden sonra Ilıca tamamen Türklerin eline geçmiştir. Bir çok kez işgal ve istilaya uğrayan Ilıca; 1 Cihan Harbinde General Yudeniç kumandasındaki Rus Ordusunun 16 Şubat 1916 günü Erzurumu işgaliyle geri çekilen Türk Ordusunu takip ederken 16-17 Şubat 1918 gecesi vukuu bulan şiddetli çarpışmalardan sonra Rusların eline geçti. Rus Askeri, Tarihçisi Korsun “Erzurum Operasyonu” adlı eserinde “18 Şubat Saat 14.00da 156. Elizavetplski Piyade Alayı öncü kuvvetlerinin Ilıcayı ele geçirdiğini yazmaktadır. Böylece Rus İşgaline düşen Ilıcada ahali kış ayının şiddetine rağmen Erzincan üzerinden Kayseri, Adana, Sivas ve Tokat gibi iç bölgelere gittiler. Bu göç esnasında soğuktan ve açlıktan çok sayıda Türk yollarda hayatını kaybetmiştir.