Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Ermeni çetelerinin Erzurum’da gerçekleştirdikleri vahşeti canlı yayında anlattı. Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC) tarafından organize edilen ve moderatörlüğünü Muhammet Sami Görgülü’nün yaptığı programda konuşan Başkan Sekmen, “Türkler, Ermenilere asla soykırım yapmamıştır. Ermeni Hınçak, Taşnak ve Ramgavar çeteleri Erzurum ve çevresinde insanlık dışı katliamlar yapmıştır. Osmanlı kendi tebasında bulunan Ermenilere aş vermiştir, ekmek vermiştir. Ama aynı insanların içinde yetişenler ekmek yedikleri vatana ihanet edip, çeteler kurarak Müslüman-Türk 50 bin masum ahaliyi yaşlı kadın, çoluk, çocuk demeden katletmişlerdir” dedi.
CANLI YAYINA DAMGASINI BAŞKAN SEKMEN VURDU
Diasporanın sürekli gündemde tutmak istediği “Sözde Ermeni Soykırımı” yalanlarına karşı mücadele veren kuruluşlardan birisi olan Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi (TASC), 1915 olaylarının gerçek yönleriyle ele alındığı bir canlı yayın programı düzenledi. Amerikalı Tarih Profesörü Michael Gunter ve yanı sıra Doç. Dr. Cengiz Mutlu’nun da konuşmacı olarak katıldığı canlı yayın, tüm sosyal medya platformlarında yer bulurken, programa ise damgasını Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen vurdu. Araştırmacı Muhammet Sami Görgülü’nün moderatörlüğünü üstlendiği “Sözde Ermeni Soykırımı İddiası ve Gerçekler” isimli programda belgelerle konuşan Başkan Sekmen, Erzurum’un ve bu bölgenin Ermeni vahşetinin en derin izlerini taşıdığını anlattı. Başkan Sekmen, “1916-1918 yılları arasında bu bölgede hunharca cinayetler işlenmiş, katliamlar gerçekleştirilmiş ve Ermeni çeteciler, tamamı Müslüman Türk ahalisi olan 50 binden fazla masum insanı soykırıma uğratmıştır” ifadelerini kullandı.
SİYASETLE TARİH YAZMAYA ÇALIŞIYORLAR!
1915 yılında yaşanan hadiselerin dünyaya tam bir aldatma senaryosu olarak sunulmak istendiğini söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “24 Nisan’da alınan kararlar, Ermeni çetecilerin faaliyetlerine son verilmesini amaçlamış olan kararlardır. Kaldı ki, bu kararların uygulanış sürecinde bir tek insanın burnu bile kanamamıştır. Ancak Diaspora 24 Nisan kararlarını dünyaya soykırım şeklinde bir koca bir yalan olarak sunmaktadır. Siyasetle tarih yazmaya kalkıştıkları için 24 Nisan kararlarının Tehcir Yasası ile uzaktan-yakından bir ilgisinin olmadığını dahi bilmiyorlar. İlaveten Tehcir Yasası ise, Ermenilerin soykırımı değil, tam tersine Osmanlı tarafından koruma altına alınmasını amaçlamıştır. Soykırım yapacak olan hiçbir devlet, etnik bir azınlığın güvenliğini sağlamak ve onları koruma altına almak için kanun çıkartmaz. Ama Diaspora, Ermeni Hınçak, Taşnak ve Ramgavar çetelerinin bu bölgede gerçekleştirdiği insanlık dışı katliamların üstünü kapatmak için sürekli bu yalanı ve iftirayı gündeme getirmekte, Ermeni vahşetini birebir yaşayan bu milleti soykırım yapmakla suçlamaktadır. Tarih bellidir, tarihte yaşananlar bellidir. Delil istiyorlarsa delil, kanıt istiyorlarsa kanıt! Gelsinler arşivleri hep birlikte açalım; kim kime soykırım uygulamış tüm dünyaya bunu gösterelim. Ama Diaspora bunu yapamaz, kabul etmez. Çünkü süreç sonunda yalanlarının ve iftiralarının tek tek gün yüzüne çıkacağını çok iyi bilir” şeklinde konuştu.
BAŞKAN SEKMEN MEZALİMİ BELGELERİYLE ANLATTI
Başkan Sekmen, 1916-1918 yılları arasında Erzurum başta olmak üzere bölgenin birçok ilinde yaşanan Ermeni mezalimine ait fotoğraflar ve tarihi belgeleri de yine canlı yayında paylaştı. Sekmen, “Birinci Dünya Savaşı içinde Rus Ordusu ile ittifak yapan Taşnak, Hınçak ve Ramgavar adlı Ermeni Çeteleri Erzurum-Cinis’te, Tazegül’de, Alaca’da, Ilıca’da, Tepeköy’de, Dutçu’da, Erzurum Merkezde; Yanıkdere’de, Karskapı’da, Ezirmikli Osman Ağa ve Mürsel Paşa Konaklarında, Firdevsoğlu Kışlası’nda, Yeşilyayla’da, Hasankale’de, Tımar’da, Köprüköy’de, Horasan’da tam bir “Müslüman Türk Soykırımı” gerçekleştirmiştir. Bu katliamlar hem tarihi vesikalarda anlatılmış, hem de açılan toplu mezarlarla doğrulanmıştır. Yaşlı, kadın ve çocuklardan oluşan on binlerce masum insan insanlık dışı muamelelere maruz bırakılmış, hunharca işlenen cinayetler ve katliamlar, Ortaçağ’daki Engizisyon mezalimlerini bile gölgede bırakmıştır. Şimdi bu vahşeti yaşayanlar olarak bizler susacağız, Ermeni Diasporası da soykırım iftirasını ısıtıp ısıtıp gündeme getirmeye devam edecek, öyle mi? Buna izin vermeyeceğiz, gerçekleri her yerde ve her platformda anlatmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
TARİHÇİ KÜRKÇÜOĞLU, AMERİKALI TARİHÇİ MCCARTHY’Yİ ÖRNEK GÖSTERDİ
Öte yandan “Sözde Ermeni Soykırımı İddiası ve Gerçekler” konulu canlı yayın programına yine Erzurum’dan konuk olan Atatürk Üniversitesi Türk Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu da, Türk-Ermeni ilişkilerinin geçmişini ele alarak, Amerikalı Tarihçi Justin McCarthy ile yabancı tarihçilerin ‘Türkler asla soykırım yapmamıştır’ diyerek Dünya kamuoyuna doğru bilgiler aktaran bilim insanlarını canlı yayında anlattı. Kürkçüoğlu ayrıca “Arşivlerimizi hep birlikte açalım” önerisini getiren Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’e de tam destek verdi. Başkan Sekmen’in mezalime dair belge ve fotoğraflarla yaptığı sunumun mezalimin boyutunu gözler önüne serdiğini ifade eden Prof. Dr. Kürkçüoğlu, sözde soykırım yalanlarına karşı mücadelenin çok yönlü bir biçimde sürdürülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.